İçerisinde dünya sanat tarihinin en güçlü eserlerini barındıran Topkapı’da dünyanın en büyük zümrütlerinden yapılan şatafatlı bir hediye bulunmaktadır. “4 Zümrütlü Hançer” olarak da bilinen Topkapı Hançeri’nin kabzasında her biri deve gözü gibi olan 4 büyük zümrütten oluşur. Bu zümrütlerden günümüze üçü gelebilmiştir. Bu zümrütlerin çevresi elmaslarla güçlendirilmiştir. Hançerin en tepesine London marka bir saat yerleştirilmiştir. Saatin kapağının çevresi ve de kabzanın her iki yanı yine elmaslarla bezelidir. Bir diğer yüzü de sedef kakmalı ve de renkli mine işlemelidir. Hançerin kını, altın üzerine elmaslıdır ve en ucunda da irice bir zümrüt vardır. Zümrütlerin, elmasların ve sedeflerin büyülü bir esere dönüştürdüğü bu hançer; dönemin Osmanlı zanaatkarlarının el becerilerinin ve estetik anlayışlarının çağın çok ötesinde olduğunun da bir göstergesidir.
Hançerin hikayesi de şöyle rivayet edilmektedir. Dönemin Osmanlı padişahı 1. Mahmut; İran hükümdarı Nadir Şah’a bir hediye göndermek ister. 1. Mahmut; devletinin görkemini ve şaha verdiği önemi göstermek için en büyüğü 3260 gramdan oluşan yakutlarla bezeli bir hançer yaptırır. Bu hançer, uzun ve zorlu bir yolculuğa çıkar. Osmanlı heyetinin İran’a yaklaştığı zamanlarda İran’da başlayan iç isyanda Nadir Şah komutanları tarafından suikaste uğrayarak öldürülür ve bu değerli hançer sarayın yolunu tutar. Cumhuriyetle birlikte müze olan Topkapı Sarayı’nın en kıymetli eserleri arasında bulunan Topkapı Hançeri’nin bugünkü değerinin 50 milyon doların üzerinde olduğu varsayılıyor.
Binlerce yıllık tarihinde, tarihin önemli hikayelerinin enerjisini taşıyan binlerce eseri bulabileceğiniz Topkapı Sarayı Müzesi’ni ziyaret ettiğinizde lüksün zarafetin buluştuğu Topkapı Hançeri’ni ziyaret etmeyi unutmayın