İstanbul Boğazı'nda inşa edilen ilk tuğla ve yeni tarz yapı olan Beykoz Mecidiye Kasrı, Osmanlı İmparatorluğu tarihinde önemli bir olaya dayanan bir yapıdır. 21 Aralık 1832'de Mısır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa'nın kuvvetleri Konya'da Osmanlı ordusunu yenilgiye uğrattı. Bu durum karşısında Babıâli önce Ruslardan yardım istedi ve Şubat 1833'te Rus ordusu ve donanması kuzeyden İstanbul'a girdi. Donanma Büyükdere ve Beykoz koylarına demirlerken, ordu Selviburnu'nda konuşlanmıştı. Bu yakınlaşma sonucunda Hünkâr İskelesi Antlaşması imzalandı ve Ruslar bu olayı belgelemek için Selviburnu'na üzerinde Türkçe ve Rusça yazılar bulunan bir taş anıt diktiler. Kavalalı Mehmed Ali Paşa yaşlılığında İstanbul'u ziyaret ettiğinde (1845), isyanından dolayı padişahı yatıştırmak ve Ruslar tarafından dikilen kaba görünümlü anıtın etkisini azaltmak için Beykoz Kasrı'nın temelini atmak istedi. Sarayın inşası on bir yıl sürmüş ve 1855 yılında Kavalalı Mehmed Ali Paşa'nın oğlu Said Paşa'nın tahta çıkan Abdülaziz'e takdim etmesiyle tamamlanmıştır. Mecidiye Kasrı, 19. yüzyıl serdab köşkleri uygulamasının güzel bir örneğidir. Neoklasik üslupta inşa edilen Mecidiye Kasrı, İtalya'dan ithal edilen tuğla ve taştan yapılmıştır. Sarayın bahçesinde dağ hamamı olarak adlandırılan ve iç duvarları istiridye kabuklarıyla süslü küçük bir dinlenme köşkü de bulunmaktadır. İki katlı ve simetrik bir düzene sahip olan saray, Osmanlı padişahları tarafından çeşitli amaçlarla kullanılmıştır. Abdülhamid döneminde çekilen fotoğraflarda yapının ağır altın kaplama mobilya takımları, Hereke kumaşlarından döşemelikler ve perdeler, Baccarat vazolar, büyük kristal avizeler ve şamdanlarla döşendiği görülmektedir. Bir saray yapısı olmasının yanı sıra şehrin dışında ve temiz havadar bir yerde bulunması nedeniyle Osmanlı döneminde kamu hizmetine tahsis edilmiştir. Cumhuriyet yıllarında hastane ve prevantoryum olarak da kullanılan binanın iç yapısı bu dönemde bazı değişikliklere uğramıştır. Milli Saraylar'a bağlanarak 23 Aralık 1997 tarihinde koruma altına alınan Mecidiye Kasrı, 2010-2016 yılları arasında gerçekleştirilen restorasyon çalışmalarının ardından 2017 yılında müze statüsüne kavuşturuldu.