Yıldız Sarayı

Osmanlı İmparatorluğu'nun Görkemli Yapısı
Saraylar, köşkler ve bahçelerden oluşan geniş bir kompleks olan Yıldız Sarayı, Marmara Denizi kıyılarından görkemli bir şekilde yükselmektedir. Neo-klasik tarzda inşa edilen saray, Osmanlı zenginliğinin çarpıcı bir örneğidir. Yıldız Sarayı zamansız bir hazinedir. Osmanlı İmparatorluğu'nun ihtişamını ve İstanbul'un güzelliğini deneyimleyebileceğiniz bir yerdir.

İlk olarak 1789 yılında Sultan III. Selim'in annesi Mihrişah Sultan için inşa edilen Yıldız Sarayı, Sultan II. Selim tarafından saraya dönüştürülmüş, 1876 yılında Sultan II. Abdülhamit tarafından 1876 yılında saraya dönüştürülmüş ve Osmanlı İmparatorluğu'nun ana sarayı olarak kullanılmıştır. Yıldız Sarayı, Marmara Denizi kıyısından başlayıp kuzeybatıdaki sırt hattına kadar yükselen bir bahçe ve koru içinde yer alan saraylar, köşkler, idari, güvenlik, hizmet binaları ve parklardan oluşan bir komplekstir. Neo-klasik tarzda inşa edilen ve ihtişamıyla büyüleyen Yıldız Sarayı 135.000 metrekarelik bir alanı kaplamakta olup 300 oda ve 400 salondan oluşmaktadır. Sarayın mimarı, Sarkis Balyan'dır. Yıldız Sarayı'nda öne çıkan yapılardan biri de Yıldız Camii'dir. 1885-1886 yılları arasında inşa edilen cami, plan şeması ve süslemeleriyle geç dönem Osmanlı mimarisinin en tipik örneklerinden biridir. Gotik özellikler taşıyan cami, dönemin önemli yapılarından biridir. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan Yıldız Sarayı, saray tiyatrosu, müze ve kütüphane gibi yapıların yanı sıra bahçe ve korusunda yer alan köşk ve konaklarıyla küçük bir kasaba havası yaratıyor. İstanbul'un en önemli turistik noktalarından biri olan Yıldız Sarayı, her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlıyor.